Bizden Haberler 10 Aralık 2021

 

HAYVANSAL GIDALARDAKİ ANTİBİYOTİK KALINTILARI

 

Antibiyotikler gıda üretimi için yetiştirilen hayvanlarda, hastalıkların tedavisi ve korunma, büyüme ve gelişimi hızlandırma amacı ile kullanılmaktadır. İlaçların olumlu etkilerinin yanı sıra doz aşımı ve uzun süreli kullanımları kalıntı riskine neden olmaktadır. Antibiyotik kalıntısı bulunan hayvansal gıdaların tüketilmesi, insan sağlığında sorunlar meydana getirmektedir. Gıda olarak kullanılan hayvan dokularında ve hayvansal ürünlerdeki antibiyotik kalıntıları, düşük doz maruziyet yoluyla doğrudan hastalığa neden olarak veya antibiyotik direnci yoluyla dolaylı olarak insan sağlığı üzerinde olumsuz etkilere sebep olabilmektedir. Antibiyotik kalıntıları yalnızca hayvansal kaynaklı gıdalarda bulunmamaktadır. Tarım arazilerine gübre veya çiftlik atıklarının uygulanması ile birlikte toprağa antibiyotik kalıntıları geçebilmekte ve bu durumda topraktan yetişen gıda gruplarında antibiyotik kalıntılarının saptanmasına sebep olabilmektedir. Bu tarz gıdaların insan tüketimine sunulması direnç oluşturmaktadır. Çeşitli kurum ve kuruluşlar tarafından denetimi yapılsa da bazen yetersiz kalabilmektir. Bu amaçla tüketime sunulan hayvansal gıdalar sıklıkla denetimden geçmekte ve yaratacağını olumsuzlukların önüne geçmesi hedeflenmektedir.

 

 

 

TEDARİK ZİNCİRİNDEKİ HAMMADDE SIKINTISI VE ÜRETİCİLERE ETKİSİ

 

Dünyayı etkisi altına alan korona virüs salgını özellikle imalat sanayiinde hammadde ve ara malı tedarik zincirinde tedirginlik yarattı. Tedarik zincirindeki bozulmalar, diğer taraftan nakliyelerdeki artışlar süreci zorluyor. Üreticiler zamanında alamadıkları hammaddeden dolayı, zamanında üretim de yapamıyorlar. Bu gibi durumlarda üreticilerin daha kapsamlı, daha detaylı bir faaliyet süreci planlamaları mecburiyeti doğuyor. Koordineli çalışmak, alternatif rotaların belirlenmesi, planların gözden geçirilerek mevcut talebe göre revize edilmesi, fırsatların belirlenmesi, ek raporlama mekanizmalarının tahsis edilmesi, hammadde israfının ve âtıl üretimin önüne geçilmesini sağlıyor.